15 Temmuz 2011

ezginin günlüğü...

geçen sabah uyandığımda sanki her şey geçmişti. yani geçmiş tamamen geçmişti ve ben gerçekten iyileşmiştim. yani sanki. sanki her şey geçmişti. şimdi bu şarkıyı tam da geçen sene bu zamanların anısına defalarca dinliyorum. küçük bir odada büyük kolanlardan dinlemekle 100 küsür kişilik bir koğuşta kulaklıktan dinlemek arasındaki farkı göz önünde bulundurmuyorum bile. çünkü bu farkların ayırdına varmaya kalkarsam içinden çıkılmaz bir dehlizin tam da ağzında kendimi bulacağımı biliyorum. şimdi size şunu söylüyorum. bugün değişiyorum. hepiniz göreceksiniz. çünkü dünyayı kurtarmak bana kaldı gerçekten öyle oldu. geçen sene bu şarkıyı söyleyerek girdiğim küçük hediyelik eşyalar dükkanı, bana kalan bir ay, bir gemi ve rüzgarlı küçük bir deniz kasabası... bütün bunlar bana yetiyor. yani sanki.



eksik bir şey mi var hayatımda
gözlerim neden sık sık dalıyor
eksik bir şey mi var hayatımda
gökyüzü bazen ciğerime doluyor

öyle bir şey ki bu, kolay anlatamam
atsan atılmaz, satsan satamam
eksik bir şey mi var, anlayamam
bak çayım sigaram, her şeyim tamam

kalksam duraktan dolmuş gibi
arka koltukta unutulmuş gibi
terliklerimle, gelsem sana
sonunda aşkı bulmuş gibi

Hiç yorum yok: